408
PER
FOR
MANS
LAR
Temas/lı Performans Prömiyerleri
Temas/lı Performans Prömiyerleri 7-8 Haziran'da santralistanbul Green Studio'da gerçekleşecektir.
Çok yakında web sİtesİnde!
YERİNDE
Ada Özsar
7 Haziran | 19:30
Green Studio
Yerinde, iki kişilik fiziksel bir tiyatro oyunudur. Oyun, ilişkilerinde yeni bir konumlanma arayışı içinde olan bir çiftin sorunlarını, özlemlerini ve hayallerini çeşitli oyunlar oynayarak açığa çıkarmalarını konu alır. Çağdaş dans ve hikâye anlatıcılığı tekniklerinden yola çıkarak, metin ve hareketle, masa etrafında iletişim kuran karakterler; mekanlar, hayaller ve zamanlar arasında dolaşır. Bunu yaparken hayal kırıklığı, sevgi, bir aradalık gibi kavramlar ve bu kavramların somut ve soyut yansımalarını araştırır.
ZAMANIN KISA DEVRESİ
Altınay Kapsız
7 Haziran | 19:30
Green Studio
Zamanın Kısa Devresi tek kişilik deneysel bir performanstır. Zaman tamircisi sıkıca bırakıldığı doğrusal şeritin “dışına” düşerek kendini tanımsız bir boşlukta bulur. Bu yeni uzamda “anlıksallık mekanları” inşa etmeye girişir. Gelip geçici, belki de kalıcı ikamet anlarında “şuandalık adacıkları” yaratır. Zamanı mekansallaştırıp mekanı bedenselleştirdiği bir yolculuğa çıkar. Anımsayan bekleyişlerin, geciken gecikmelerin, merkez yitirimlerinin, çizgiselliğin, döngüselliğin ve çokgenselliğin eşlik edeceği performansta zaman daima sarsılacak, düğümlenecek ve yırtılacaktır.
“Yasemin çiçekleri sarmışken etrafımızı kokularıyla, kulaklarda dolaşırken akordeon ezgileri, biz birdik.”
Bir Akşam Yemeği, birliktelik oluşturamamış 4+1 kişilik bir ailenin, duygu patlamaları ve yüzleşmelerle dolu bir akşam yemeğini gözler önüne seren fiziksel ve sözsüz deneysel bir tiyatro oyunudur.
BİR AKŞAM YEMEĞİ
Bilge Yüceer
8 Haziran | 19:30
Green Studio
ÖLÜ DÜŞÜNCELER DİYARI
Bükre Sena Sait
8 Haziran | 19:30
Green Studio
Ölü Düşünceler Diyarı, “yoksul tiyatro” yaklaşımından esinlenen tek kişilik bir tiyatro oyunudur. Ana karakter olan Simay’ın mekânda çok fazla sessizlikle baş etmesi sonucunda kafasındaki seslerle konuştuğunu görürüz. Amacı toplumu temsil eden Utter’in onunla konuşmasını sağlamaktır. Bunun için öz ideası, özveri hissi, Lady Macbeth ve Bakkal Ethem ile tartışarak çözüm yolları arar. Lady Macbeth nefsini ve hırsını temsil ederken, Bakkal Ethem küçüklüğünü ve hazzı temsil etmektedir. Hiçbir gruba dahil olamayan birinin düşünceler diyarından gelen figürlerle söyleşisine tanık oluruz.
DÖNGÜ
Elif Okyay
7 Haziran | 19:30
Green Studio
Döngü, fiziksel tiyatro ögeleri barındıran canlı performans eşlikli deneysel bir kısa filmdir. Tanıdığımız eylemler ve soyut figürler arasında, hareketlerin sembolik kullanımıyla yaratılan başka bir dünyanın sunumudur. Nesneler ve doğa unsurlarının iş birliği ile deneysel bir film retoriği aramaktadır. Döngüyü var eden sistemlerden ilhamla dilde direnen ifadelere farklı biçimler sunmayı hedeflemektedir. Başı ve sonu olmadığını kabul ettiğimiz döngüsel bir arayışın varış noktasını değil takip edilen yolun kendisini konu edinir. Döngüsel bir yolun duraklardan ibaret bir arayış olduğunu savunur.
İÇİMDEKİ YABAN(CI)
Gülce Bulduk
7 Haziran | 19:30
Green Studio
İçimdeki Yaban(cı), video ve ses tasarım öğeleri barındıran tek kişilik bir multimedya dans performansıdır. Yol(a) çıkan bir yabancı. Kendine yabancı. Kuyuya düşer. Karanlığıyla tanışır. Zorlanır. Dener. Yavaşlamayı,,, Duyularıyla tanışır. Dinler, dokunur, izler. İzler arar... Mor’un peşindedir. Karanlığını fark eder. Yavaşlar. Zorlanır. İçine içine girer. Teslim olmayı öğrenir. Alçakgönüllüğe yaklaşır. Suyu fark eder. Turuncuyla suyu çağırır. Su, karanlığıyla tanışmaya başladığında yamacına gelir. Çağrısını duyar. Tekil olan bir’i çoğalmaya başlar. Hayvan-insan arasında bir yerde durur. Birleşimleriyle tanışır, onları kabul eder ve içinden çıkar. Karanlık ışığa yaklaşır. İçerisinden çıkan dışarıya seslenir. Davet eder. Birliğe, aşk’a, bilgeliğe, ruuuhhh ‘a...............................
.jpeg)
GEÇ-Tİ
İris Göğüsgeren
8 Haziran | 19:30
Green Studio
Zamanın kontrol edilemeyen ve edilemeyecek hızı beklentilerimize yetişemiyor. Yetişemiyoruz. Yetişecek ne olduğunu da bilmiyoruz. Bilmediğimiz zamanların acelesinde tamamlamadan hiçbir şeyi eksiklerle acele ediyoruz. Kendimizi acele edip beklediğimiz bilinmezliklerde tamamlayamadığımız her şeye dönme pişmanlığında buluyoruz. Zaman ile bile kaçan kovalanır ilişkisi yaşıyoruz. geç-ti, kişinin geçmişe duyduğu özlem ile geleceğe duyduğu kaygı arasında takılı kalan haline, kopamadığı anıları yük edinip aceleyle koştuğu bilinmezliğin içinde kaybolduğu/sıkıştığı o ara hale odaklanan video, ses-ışık-hareket tasarım öğeleri barındıran tek kişilik deneysel bir multimedya performansıdır.
HİÇ Mİ YOK?
Sena Kaykaç
7 Haziran | 19:30
Green Studio
Bizi hayal ettiklerimize götüren süreç her zaman hedeflediğimiz gibi olmuyor. Merdivenin
basamakları azalmıyor. Dışarıya yansıttığımız içimizde yaşadıklarımızdan, hissettiklerimizden çok farklı olabiliyor. Hiç mi Yok?, içsel boğuşmalar yaşarken yüzümüze çizdiğimiz tebessümle hayatımıza devam ettiğimiz süreçlerden bir kesit yansıtmayı hedefleyen, video ve ses tasarım ögeleri barındıran bir multimedya dans performansıdır.
UCUBE
Tanya Arısoy
7 Haziran | 19:30
Green Studio
Tek kişilik bir tiyatro oyunu olan Ucube, hayata sosyal ve düşünsel anlamda uyumlanamadığını/uyumlanamayacağını düşünen bir kadının kendisini aramak üzere bir yolculuğa çıkışını ve yolunun ucubeler arasına düşüşünü, çirkinlik ve ucubelik kavramlarından yola çıkarak oluşturulmuş distopik bir dünyada anlatır. Bu dünya ikiye ayrılmış durumdadır. Bir yanda ucubeler, diğer yanda “normal” bedenlere sahip insanlar. Ucube bir yandan diğerine geçişin hikayesidir.
İN(F)ŞA
Tolga Cuğ
8 Haziran | 19:30
Green Studio
Bir İNŞA mı yoksa İFŞA mı? İn(f)şa, normalin yapı bozuma uğradığı şovun, cinselliğin, farklılıkların, acının, aşkın korkusuzca yaşandığı bir düşün inşası olup aynı zamanda ötekinin icra ettiği yaşam gerçekliğinin ifşası olan canlı performans eşlikli queer bir dans videosudur. Performans farklı dans stillerinin bir araya getirildiği (hiphop-jazzfunk-vogue-urban dans) koreografiler aracılığı ile şovu, eğlenceyi, seksapelliği, gücü sergilemenin yanında iktidar ve toplum tarafından yerleştirilmiş cinsiyet kalıplarını ve rollerini yıkmanın yollarını bedensel olarak araştırır. Bu yapıyı kurarken 'tuhaf'lıktan çekinmez çünkü bu tuhaflık oyunla gerçek arasında bir yere performansı konumlandırır.
“Yığıntı... Beğenerek topladığımız küçük şeylerden oluşan kocaman bir yığıntı... Ve tam ortasında duran simsiyah hayatlarımız...”
K+al -mak, doğduğumuz günden itibaren bize pazarlanan objeler ve onlarla süregelen ilişkilerimizi konu alan video ve ses tasarım ögeleri barındıran dört bölümlük bir multimedya dans performansıdır.
K+AL -MAK
Tutku Koç
8 Haziran | 19:30
Green Studio
"Bir kadın, günün birinde kibriti yere atar. Kafasının içindeki ses susmaz ve diyalog başlar.”
Çürümeye Övgü (?), bir insanın tek başınalığını anladığı günün etrafında gezinen, video ve ses tasarım ögeleri barındıran tek kişilik deneysel bir multimedia performansıdır. İcracı insanca bir noktadan seyirciyi kendi iç diyaloğuna davet etmektedir ve kafasının içinde başkasının sesini duymak istemeyen herkesi...
ÇÜRÜMEYE ÖVGÜ (?)
Zeynep Duman
8 Haziran | 19:30
Green Studio
Dünyada Son Akşamüstü, yok oluşa en yakın yerde varoluşun, güç dengesinin, ilişkilerin, şehir hafızasının sınırlarında gezineceğimiz, günümüz dünyasına ait bir tiyatro oyunudur. Hayata birlikte veda etmek isteyen 4 kişinin son 20 dakikasına tanık oluruz.
DÜNYADA SON AKŞAMÜSTÜ
Zeynep Su Topal
7 Haziran | 19:30
Green Studio
Temas/sız Performans Prömiyerleri
Temas/sız Performans Prömiyerleri 9 Haziran'da santralistanbul Enerji Müzesi Seminer Salonu'nda gerçekleşmiştir.
Duvar, kendimize ve başkalarına ait olumsuz yargılardan oluşan ve bir işe başlayıp tamamlamamıza engel olan mental duvarın, bir insanın üzerinde yarattığı etkileri araştıran ve bu duruma çözüm arayan; bilgisayar oyunlarından esinlenmiş bir animasyon video projesidir.
Duvar, kendimize ve başkalarına ait olumsuz yargılardan oluşan ve bir işe başlayıp tamamlamamıza engel olan mental duvarın, bir insanın üzerinde yarattığı etkileri araştıran ve bu duruma çözüm arayan; bilgisayar oyunlarından esinlenmiş bir animasyon video projesidir. Konsept/Performans: Aslı Akalın Yönetmen: Kerem Başkaya Görüntü Yönetmeni: Kemalcan Çağlar Ses Tasarım/Müzik: Derin Özdaş Efekt Animatörü: Ege Evis
Duvar, kendimize ve başkalarına ait olumsuz yargılardan oluşan ve bir işe başlayıp tamamlamamıza engel olan mental duvarın, bir insanın üzerinde yarattığı etkileri araştıran ve bu duruma çözüm arayan; bilgisayar oyunlarından esinlenmiş bir animasyon video projesidir. Konsept/Performans: Aslı Akalın Yönetmen: Kerem Başkaya Görüntü Yönetmeni: Kemalcan Çağlar Ses Tasarım/Müzik: Derin Özdaş Efekt Animatörü: Ege Evis
Arif, Melisa Kesmez'in “Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz” kitabının “Arif” tiradının teatral uyarlamasını yansıtan bir kısa filmdir. Hikâye yarım kalan bir aşk hikâyesine ışık tutan, birbirlerinin hayatlarına anlık olarak değen iki kadının hikâyesini konu alır. Film oyuncunun yakın zamanda yaşadığı kişisel deneyimlerle oyun kişisinin yaşantısı arasında bir bağ kurmayı hedefler.
Bir Başkası Oldum, yalnızlıktan kafasındaki seslerle oyun oynamaya başlayan ve bu oyuna kendini fazla kaptıran bir adamın hikayesini anlatan bir kısa filmdir.
Evinde yalnız başına bir cumartesi sabahına uyanan Ali baskın çıkan çeşitli duygu durumlarının beden bulmuş hallerine dönüşerek kalabalıklaşmaktadır. İçimdekiler duygu durumları arasındaki içsel ve sosyal çatışmaları yansıtan bir diyalog-monologdan oluşan tek kişilik bir kısa filmdir.
Olana Dek, sıkışmışlık halini anlatan, dans ağırlıklı bir video projesidir. Hiçbir insan bir daha
doğum anındaki kadar duru, ham ya da hayat tarafından işlenmeye hazır olmayacak. Çocukluk dönemindeki cesaret, heyecan ve korkusuzluk hali edinilen tecrübelerle yavaş yavaş derinlere gömülecek. Attığı adımlar, verdiği kararlar daha güvensiz, daha temkinli, daha önyargılı olacak. Zamanla kazandığı tecrübelerle boğuşmaya başlayacak. İşleri yolunda gitmeyecek, arayışlar başlayacak. Kısır bir döngüye girilecek. Yeni başlangıçlar, geçmişte edinilen tecrübelerin gölgesinde kalacak. Hiçbir zaman “yeni” olmayacak. Su git gide bulanacak. Ama o bir daha deneyecek. Olana dek.
